Reytingimiz 1.1

[Admin]

A Milli Takım´daki ‘reyting krizi´ beklenildiği gibi bize pahalıya maloldu.

Bir yanda Emre Belözoğlu-Hıncal Uluç tartışması; diğer tarafta Fatih Terim’in transfer haberleri... İşte ‘hiç gündemde olmayan’ Belçika maçına bu tabloyla girdik. Hedef; en ciddi rakibimiz İspanya ile oynayana kadar grupta 4’te 4 yapıp, avantaj yakalamaktı... Maçın 31. dakikasında, 40 metreden gelen ortaya bomboş pozisyonda kafa vuran Sonck, Belçika’yı öne geçirdi., Emre’nin 74’teki penaltı golü sadece tek puana yetti. Gecenin özeti: A Milli Takım’daki ‘reyting krizi’ beklenildiği gibi bize pahalıya maloldu.

Çılgın Türkler!
3 gün önce zorlu Ermenistan deplasmanından 2-0’lık galibiyetle dönen milli takımımız, kolay kazanılması beklenen maçta Belçika’dan beraberliği zor kurtardı.



Deplasmanda aldığımız Ermenistan maçından sonra, Kadıköy’de rahat galibiyet bekliyorduk. Evdeki hesap çarşıya uymadı ve 2 puan uçup gitti. Maçtan önce bir sürü eksiklik vardı. Nihat’ı, Hamit’i geçtik de, Aurelio’nun olmayışına hayıflanırken, bir de ilk dakikalarda Tuncay sakatlanıp çıktı. Yine de “13 kişi ile Avrupa üçüncülüğümüz var” diye kendimizi avutmak istedik. Özellikle Arda’nın görev yaptığı sol kanattan iyi bindirmelerde bulunduk. Gol ha geldi, ha geliyor derken, o da ne?.. Belçika öne geçti. Böyle bir golü ulusal takım nasıl yer anlaşılır gibi değil. Swerts kaleye en az 40 metre mesafeden faul atışı kullanıyor. Bizim iki kule: Servet ve Gökhan Zan bakıyor. Rakibin 10 numarası bunların yanında ‘cüce’ kalır. Ama çıkıp kafayı vurarak golünü atıyor: 0-1. Maçın 31. dakikasında gelen, daha doğrusu hediye edilen golden sonra baskımız arttı. Ancak nedense yüksek top oynama hastalığında gole gitmekten uzak pozisyonlara girdik o kadar.

İkinci yarı ile birlikte Mehmet Topuz’un da oyuna girmesi kanatlara hareketlilik getirdi. Ay-Yıldızlı ekibimiz sağlı sollu ataklarla rakibin üstüne gitti. Bütün riskleri alarak saldırdı. Ancak yine havadan oynamayı tercih edince sonuca gitmekte zorlandı. Bu kadar atak yapınca arkada açıklar da vermedik değil. Nitekim 67’de, Volkan’ı da geçen topu Gökhan Gönül çizgiden çıkardı. Bu, maçın da dönüm noktası oldu. Rakip ceza sahasında topu yere indirme girişimi penaltıyı doğurdu. Gökhan Gönül’ün pozisyonunda, Witsel’in elle oynamasını ‘es’ geçmeyen hakem penaltıyı çaldı. 74’te Emre’nin kullandığı atış ağlara gitti: 1-1. Bu andan itibaren Belçika, agresif oynamaya aşladı. Gereksiz yere sertliklere başvurup zaman çalmaya çalıştı. Bir puanı kurtarmayı büyük ‘kâr’ saydıkları apaçık ortadaydı. Konuk ekip istediğini alırken, hiç hesapta olmayan puan kayıpları; 2010 Dünya Kupası Finalleri’ne gitme yoluna adeta taş koydu.
Orhan Yıldırım

Stat: FB Şükrü Saracoğlu
Hakemler: Stephane Lannoy, Eric Dansault, Fredric Cano (Fransa)
Türkiye: Volkan x, Gökhan Gönül xx, Gökhan Zan xx, Servet xx, Çağlar xx, Kazım x (Dk. 46 Mehmet Topuz xx), Mehmet Topal xx (Dk. 69 Mevlüt x), Emre xx, Arda xx, Tuncay x (Dk. 13 Halil x), Semih xx
Belçika: Stijnen xxx, Swerts xx, Kompany xxx, Simons xxx, Vermaelen xx, Defour xx (Dk. 46 Mudingayi xx), Fellaini xxx, Vertonghen xxx, Witsel xx (Dk. 76 Daems xx), Dembele xx, Sonck xx (Dk. 85 De Suiter x)
Goller: Dk. 31 Sonck (Belçika), Dk. 74 Emre (penaltıdan) (Türkiye)
Sarı Kartlar: Dk. 26 Swerts, Dk. 55 Mudingayi, Dk. 71 Vermaelen, Dk. 88 Stijnen (Belçika), Dk. 39 Mehmet Topal, Dk. 63 Semih (Türkiye)



5. GRUP
TAKIMLAR: O G B M A Y P
1-İspanya 2 2 - - 5 - 6
2-Türkiye 2 1 1 - 3 1 4
3-Belçika 2 1 1 - 4 3 4
4-Bosna-Hersek 2 1 - 1 7 1 3
5-Ermenistan 2 - - 2 - 6 -
6-Estonya 2 - - 2 2 10 -



1028 gün sonra
Şükrü Saracoğlu Stadı’ndaki son maçını 16 Kasım 2005’te İsviçre ile oynayan Milli Takımımız, 1028 gün sonra tekrar Kadıköy’deydi. Ay-Yıldızlı ekibimiz, Dünya Kupası elemeleri baraj rövanşında İsviçre’yi 4-2 yenmesine karşın averajla finallere katılma hakkını yitirmiş, maç sonrası çıkan olaylar yüzünden 3 maç ceza almıştı.